Rüzgarın Getirdiği Mektup
Rüzgarın Getirdiği Mektup
Bir zamanlar, Rüzgarlı Tepeler’in eteğinde yaşayan Miro adında küçük bir kirpi vardı. Miro, rüzgarı dinlemeyi çok severdi. Rüzgar ona her zaman yeni sesler ve güzel kokular getirirdi. Bir gün, rüzgarın taşıdığı bir şey yere düştü. Bu, bir mektuptu!
Miro, mektubu dikkatle açtı. Mektubun içinde şunlar yazıyordu:
“Sevgili dost, yardımına ihtiyacım var. Benim dünyam karanlık oldu. Lütfen bana ışığı geri getirebilir misin? Altın Çiçek’in bulunduğu yere gel.”
Miro, bu gizemli mektubu okurken heyecanlandı. “Altın Çiçek’i bulmalı ve bu kişiye yardım etmeliyim!” dedi. Sırt çantasını hazırlayıp yola koyuldu.
Yolculuğunun ilk durağında, eski dostu kuş Cik ile karşılaştı. Miro, mektubu Cik’e gösterdi. Cik, “Altın Çiçek’i bulmak kolay değil, ama seninle gelirim. Gökyüzünden yolunu bulmana yardım edebilirim,” dedi.
İkili, ormanın içlerine doğru ilerledi. Yol boyunca bir dereye rastladılar. Dere kenarında bir kurbağa oturuyordu. Miro, “Altın Çiçek’in nerede olduğunu biliyor musun?” diye sordu. Kurbağa, “Altın Çiçek, Sessiz Dağ’ın zirvesinde. Ama oraya ulaşmak için sabırlı ve cesur olmalısınız,” dedi.
Miro ve Cik, Sessiz Dağ’a doğru tırmanmaya başladılar. Yol engebeliydi, ama ikisi de pes etmedi. Zirveye yaklaştıklarında, yollarını kapatan bir sis bulutuyla karşılaştılar. Sis, “Altın Çiçek’i görmek istiyorsanız bana neden oraya gitmek istediğinizi söyleyin,” dedi.
Miro, mektubu göstererek, “Birine yardım etmek istiyoruz. Altın Çiçek’in ışığını geri götürmeliyiz,” dedi. Sis hafifçe dağıldı ve yol açıldı.
Sonunda Altın Çiçek’in olduğu yere ulaştılar. Çiçek, parlak bir ışıkla aydınlanıyordu. Çiçeğin etrafında bir not vardı:
“Bu ışık, yalnızca dostlukla paylaşılırsa anlam kazanır.”
Miro, Cik ve yanlarına katılan diğer hayvanlar birlikte Altın Çiçek’i gökyüzüne kaldırdılar. Çiçek parladı ve tüm ormanı aydınlattı. Miro, mektubu yazan kişinin kim olduğunu bilmiyordu, ama ışığın artık herkesi mutlu edeceğini hissediyordu.
O günden sonra Rüzgarlı Tepeler, dostlukla aydınlanan bir yer oldu. Miro, yardımlaşmanın ve cesaretin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladı.
Yorumlar
Yorum Gönder