Çocuk Masalları

Bir zamanlar, Büyük Çınar Ormanı'nın ortasında, pırıl pırıl parlayan bir göl vardı. Ormanın tüm hayvanları bu gölde oyun oynar, su içer ve etrafında dans ederdi. Ancak bir sabah, gölün yüzeyini kaplayan o parlaklık kaybolmuştu.

Küçük bir tavşan olan Pofuduk, ilk fark eden oldu. “Gölümüz artık eskisi gibi ışıldamıyor!” dedi endişeyle. Diğer hayvanlar da gölün değiştiğini fark etti. “Bunu düzeltmeliyiz!” dedi Pofuduk ve arkadaşlarıyla gölü eski haline getirmek için bir plan yaptı.

İlk olarak, bilge kurbağa Dan’ı ziyaret ettiler. Dan, “Gölün ışığını geri getirmek için ormanın en yüksek ağacındaki Altın Yaprağı bulmalısınız. Ancak bu kolay bir yolculuk değil,” dedi.

Pofuduk ve arkadaşları, Altın Yaprağı bulmak için hemen yola koyuldu. Yolda, sincap Zıpır ile karşılaştılar. Zıpır, “Ben size yardım ederim! Yüksek dallara kolayca tırmanabilirim,” dedi.

Birlikte, ormanın en yüksek ağacına ulaştılar. Zıpır hızlıca ağaca tırmandı ve Altın Yaprağı buldu. Ancak bir sorun vardı: Yaprağın üzerinde küçük bir not vardı. Notta, “Bu yaprak, dostluk ve paylaşım olmadan ışıldamaz,” yazıyordu.

Pofuduk ve arkadaşları notu okuyunca birbirlerine baktılar. Yaprağın gerçek gücünü anlamışlardı. Zıpır yaprağı alıp yere indirdi. Herkes yaprağın etrafında bir halka oluşturdu ve onu dikkatlice göle götürdüler.

Yaprağı gölün üzerine bıraktıklarında, bir mucize gerçekleşti. Yaprak parlamaya başladı ve gölün suyu eski parlaklığına kavuştu. Ormanın tüm hayvanları mutlulukla gölün etrafında dans etmeye başladı.

Pofuduk ve arkadaşları, dostluk ve iş birliği sayesinde gölü kurtarmışlardı. O günden sonra, göl her zamankinden daha güzel ışıldıyordu ve orman halkı, birlikte çalışmanın ne kadar önemli olduğunu hiç unutmadı.